Kopup giden fýrtýnalar, durdurulamayan seller, dudaklarý çatlatan kuraklýklar, parçalanýp yok oluþa giden buzullar, kutba yaðan 20 derecelik yaðmurlar, kuruyup yok olan göller-hayatlar, türler, kuþlar, etrafýmýzý sarýp sarmalýyor. Ekimde yazý yaþýyoruz.Gene de her yeri çim yapýp suluyoruz. Tuz gölünde anne kuþlar yavrularýný býrakýp gitmiþ, gitmek zorunda kalmýþ kuraklýktan -erken göç- çok sayýda yavru kuþ ölüsü bulmuþlar, gölün kurumuþ kýyýlarýnda; Onuncu köyden öyle bildirdiler.
Tabii ki bunlar aklý baþýnda adamlarýn kulak asacaðý söylemler deðil.Çevreci entel saçmalýðý. Hayattaki en hakiki mürþit faizler ve borsadýr. Borsa yüksekse ve faizler düþükse her þey yolundadýr. Hangi aklý evvel bunu anlamaz ki? Tamamen saçmalýk, çoluk çocuðun ve aklý bir karýþ havada dolaþan, ayaklarý yere basmayan, gerçeklerle yüzleþmemiþ hayalperestlerin mezesi bunlar. Peh! Ben de onlardan biri deðilim tabii ki!
Gene de ev ahalisiyle birlikte birebir tanýk olduðumuz bir doðal olay bizi mutlu etmedi deðil. Ýnanýn ki azýcýk ilgilendim, Aslýnda hiç ilgilenmedim. Eþimin zoruyla sürekli bilgilendirildim diyelim.
Kýsa süreli bir tatilden döndüðümüzde balkon demirlerine asýlý duran saksýlarýn birinde küçük bir kuþ yumurtasý bulduk. Topraðýn üstünde, çiçeklerin arasýnda öylece duruyordu. Görünürde bir anne kuþ yoktu. Ama gene de daha önceden eþimin sonuçsuz kalmýþ çocukluk balkon kumru yumurtalarý ve yavrularý hatýralarýný ve kaydedilmiþ datalarýný ve ayný zamanda hýzlý telefon trafiði ile Kuþadasýndan gelen yüksek nitelikli verileri harmanlayarak þu sonuca vardýk: Kesinlikle yumurtaya ve saksýya dokunulmayacak ve o bölgeye hiç yaklaþýlmayacak ve hatta o mýntýkadaki perdeler ve camlar da açýlmayacaktý. Böylelikle anne kumru -kumru olduðu varsayýlýyordu- yumurtasýný býrakýp gitmeyecek ve yavrusunu dünyaya getirecekti. Neyse lafý çok uzatmayacaðým. Anne geldi, yumurtasýný bekledi, zayýfladý, bizden çok korktu, biz onu incitmemeye ve korkutmamaya çalýþtýk. Yavrusu yumurtadan çýktý. Sonra daha az gelir oldu anne kumru. Yavru aç kalacak diye korktuk, ama annenin doðal içgüdüsüne güvenimiz tamdý. Gene de bir ara panikledik ve baþarýsýz piþmiþ yumurta uzatma, gösterme, yanýna koyma, gibi giriþimlerimiz oldu.Yaþamla ölüm arasýnda gelip giden çok ince bir çizgide en sonunda yavru kuþ uçtu…Bir iki gün sonra artýk onu bir daha görmedik. Saksýlarýmýz ve o kuþ pislikleri ile baþ baþa kaldýk. En azýndan hiçbir þey yapmayarak da olsa doðal hayata birazcýk olsun saygýlý olabilsek…
Bayramda çocuklarýnýza bayram hediyesi olarak doða sevgisi ve bilinci aþýlamanýz dileðiyle