Yazýlarýmý, iþlerimin yoðunluðundan dolayý ancak gece geç vakitlerde yazabiliyorum. Bu sefer tam yazýmýn baþýna oturmuþtum ki telefonum çaldý ve bir doðum için hastaneye çaðrýldým. Maðlum www.epiduralanestezi.com. Epidural anestezi uygulayacaðýmýz bir hastamýn doðum vakti gelmiþ, ama uygulama için daha biraz vaktimiz var. Gürültü yapmamaya çalýþarak, yavaþ yavaþ hazýrlanýp, evden çýktým.
Birkaç gündür oturduðum siteye girip çýkarken, iki blok arasýna asýlmýþ, kocaman bir bayraðýn altýndan geçiyorum. Doðrusunu söylemek gerekirse hoþuma gidiyordu ama hiç bu geceki kadar etkilenmemiþtim. Saat gecenin üçü, ay ýþýðýnda pýrýl pýrýl bir gökyüzü ve kýsa bir bahçe yolu üzerinde dalgalanan, kocaman ay yýldýzlý bayrak. Öyle nazlý, öyle maðrur, öyle güçlü salýnýyordu ki anlatamam. Ýçim coþku ile doldu, o an bu haftanýn konusu deðiþmiþti bile. Bir süre durup onu seyrettim. Neler görmüþ geçirmiþti, þu kan kýrmýzý bayrak.
Hastane yolu boyunca, daha önce fark etmediðim kadar çok bayraðýn balkonlarda, blok aralarýnda asýlý olduðunu gördüm. Ýster istemez, çocukluktan kalma alýþkanlýk, baþladým gördüðüm bayraklarý saymaya. Bir süre sonra, bizimkinden daha büyük bir bayrak gördüm, eski, iki katlý bir evin, çatýsýndan aþaðý salýnmýþ. Biraz içim burkuldu. Kýskandým onlarýn bayraðýný, sanki bizim sitedekinden daha kýrmýzý, daha alýmlý gibi geldi. Bu sefer de en büyük bayraðý aradý gözlerim etrafýmda, yol boyunca.
Hastanede iþim çok uzun sürmedi. Epidural kateterimizi yerleþtirip, eve dönüþ yoluna koyuldum. Ama daha hastaneden çýkarken dönüþ yolumu biraz uzatmayý kafaya koymuþtum. Þöyle þehrin ana caddelerinden geçerek, eve doðru aðýr aðýr, bayraklý sokaklarýn tadýný çýkara çýkara giderken bir yandan da düþünüyordum. Bu bayrak, bu vatan topraðýnda, doðup büyümüþ, karný doymuþ, okumuþ, okumamýþ, adam olmuþ, olmamýþ herkesin bayraðý deðil mi? O halde neden bütün balkonlarda asýlý deðil? Yoksa bayraðýna sahip çýkmayanlar mý var? Yoksa toplumsal duyarlýlýðý zayýf bir toplum olarak, harekete geçirilmek için bayrak bile az mý geliyor? Ya da baþka bir düþünce; bir protesto sembolü olarak kullanmak, bayraða yüklenmiþ misyonlar içinde çok mu hafif kalýr. Hatta biraz ayýp mý oluyor ay yýldýzlý bayraðýma. Çýkamadým iþin içinden. Biraz karýþýk geldi bu iþ bana.
Ama eve tam yaklaþmýþtým, uzaktan görkemli bir inþaatýn ön cephesinde dalgalanan bayraðý gördüm. Yine kýrdým direksiyonu, inþaata yöneldim.Teras Park inþaat alanýna bir yandan ay ýþýðý vurmuþ, bir yandan vinçlerde kurulu spotlar. Öyle görkemliydi ki, sanki göðe asýlmýþ dev bir bayrak. Sonunda buldum galiba diye düþündüm, en büyük bayraðý. Gerçekten de bu seher vakti yolculuðunda gördüðüm, en büyük, en görkemli bayrak oydu. Biraz içim burkuldu. Kýskandým onlarýn bayraðýný, sanki bizim sitedekinden daha kýrmýzý, daha alýmlý gibi geldi…
Not: Bu yazý hiç bir politik mesaj ya da kaygý içermemektedir. Çünkü al bayraðým, tüm politikalarýn üstündedir. Ben babamý al bayraða sarýlý defnettim. Allah herkese, ister er kiþi, ister hatun kiþi olsun, al bayraða sarýlý defnedilmeyi nasip etsin.