Köþe Yazýlarý


HAFTANIN OLAYI
 
 
Yine yoðun bir hafta geçirdim. Geçen haftanýn benim için en önemli olayý kýsa Ýzmir seyahatimdi. Daha önce sizlerle paylaþmýþtým. Kýzým bu öðretim yýlý baþýnda, Ýzmir Amerikan Kolejine baþladý. Neredeyse üç ay olacak evden ayrý geçen süre. Hafta sonlarý mümkün olduðunca gitmeye çalýþsam da üç hafta üst üste göremediðim bile oldu. Geçen akþam iþten döndüm. Kýzým ile telefon ile görüþüyordum. Babacýðým seni çok özledim dedi. Ben de onu özlemiþtim. Telefonu kapattým ve eþime; ben kýzýmýn yanýna gidiyorum, dedim. Yolda iken hastanedeki çalýþma arkadaþlarýmý, baþhekimi aradým. Ben Ýzmir’e gidiyorum, dedim.
Telefonu kapattýktan üç saat sonra kýzýmýn yanýndaydým. Günlerce, iþ güç bahanesi ile göremediðim kýzým meðerse iki saat ötemdeymiþ. Keþke her akþam gidip, öpüp gelsem olurmuþ. Geceyi kýzýmla geçirdim. Ertesi gün döndüm…
            Bu haftanýn benim için en önemli olayý ise, nispeten daha uzun Ýzmir seyahatimdi. Bu sefer herkesi yola çýkmadan aradým, iþlerimi ayarladým, saati gelince de yola çýktým. Anlayacaðýnýz daha programlý bir ziyaret oldu.
            Bu, “haftanýn en önemli” olayýna takýlanlar olmasýn. “Adam hafta sonlarý kalkýp kýzýnýn yanýna Ýzmir’e gidiyor, sonra da bütün hafta daha önemli bir olay olmamýþ gibi oturup onu yazýyor” demeyin oldu mu? Tabi ki bir haftada bir sürü olay oluyor. Hem de neler oluyor neler, ama insan baba olmadan anlayamaz, ne olursa olsun yavrunuzun bir gülümsemesi, telefondaki özlem dolu sesi, size her derdi unutturuyor. Ýçinizde birikmiþ tüm yorgunluðunuzu silip atýyor.
            Telefon diyince aklýma geldi. Alýn size kamuda þaþkýnlýkla karþýlanan bir haber. Haftanýn en önemli olayý bu deseydim daha mý iyiydi?
            “Saðlýk Bakanlýðý Temel Saðlýk Hizmetleri Genel Müdürlüðü 81 ilin valiliðine gönderdiði yazýyla üst düzey saðlýk çalýþanlarýnýn telefonlarýný 24 saat açýk tutmasýný istedi.
Müdürlük gerekçe olarak da acil durumlarda iletiþimin daha hýzlý saðlanabilmesini gösterdi. Bakanlýðýn gönderdiði yazý, valilikler aracýlýðýyla il saðlýk müdürlüklerine ve oradan da aralarýnda baþhekimlerin de bulunduðu üst düzey yöneticilere iletiliyor. Temel Saðlýk Hizmetleri Genel Müdürü Seraceddin Çom imzasýyla gönderilen yazýda, "Bakanlýk ile il saðlýk müdürlükleri ve baðlý kurum-kuruluþlarda idari görev yapan tüm yöneticilerin kiþisel cep telefonlarýný varsa, makam cep telefonlarýný 24 saat açýk tutmasý iletiþimin daha hýzlý ve devamlý saðlanabilmesi için önem arz etmekte.'' ifadelerine yer verildi. Bakanlýk bu yazýsýyla kapalý veya ulaþýlamayan telefon istemediðini açýklarken diðer taraftan hastalar, doktorlara özel telefonlarýndan ulaþamamaktan þikayet ediyor. Hastalar, doktorlarý için, 'Mesai saatleri dýþýnda telefona çýkmýyorlar. Özel telefonlarýný vermiyorlar' ifadelerini kullanýyor.”
            Yanlýþ anlamayýn dostlarým bu adet kamu çalýþanlarý için, 1997 yýlýndan bu yana cep telefonumu 24 saat açýk tutmaktan yakýnýrým. Bunu yýllardýr yapýyorum, aldýðým günden itibaren hiç kapatmadýðým telefonlarým ancak artýk dayanacak gücü kalmadýðýnda ve yerini yeni bir telefona býraktýðýnda kapanýr ve çöpe atýlýr. Komik deðil mi? Özel sektörde özel telefonunuz hiçbir zaman özel olmamýþtýr ki zaten….
           
 


2007-11-12 - Bahadýr SAVAÞ