Trafiðe sürücü olarak çýkmaya baþladýðým ilk yýllarda en çok korktuðum þey çocuklardý. Çünkü onlarla ilgili bir kazada kimin hatalý olduðunun insan için hiçbir önemi olamaz. Okullarýn kapanýp yaz tatilinin baþladýðý þu günlerde yine tedirginliðim oldukça arttý. Aslýna bakarsanýz tüm sürücülerin de bu konuda tedirgin olmalarýnda büyük fayda görüyorum. Artýk günün her saatinde yollarda sokaklarda çocuklarýn cývýl cývýl koþturduðu þu günlerde, tedbiri daha aracýmýza binerken elden býrakmayalým. Araçlarýn önünde arkasýnda oynayan çocuklarý hiç aklýmýzdan çýkarmayalým. Emin olmadan hareket etmeyelim. Þehrin sokaklarýnda aracýmýzla ilerlerken hep hýzýmýzýn daha da düþürülebilir olduðunu düþünelim. Biraz daha yavaþ olmakla bir hayat kurtarmýþ kabul edelim kendimizi.

Eski dostum Dr. Müjdat Uzel’in daha çok genç yaþlarýmýzda yaptýðý bir yol espirisi vardý. “Eðer trafikte isen çocuðun topuna deðil topun çocuðuna dikkat edeceksin çünkü sen önce topu görürsün ve ardýndan mutlaka bir çocuk gelir.”

Þehrimiz için en sýk kaza nedenlerinin üst sýralarýnda sinyalizasyon sisteminin olduðunu düþünüyorum. Türkiye’nin hiçbir kentinde görmediðim 85 saniyelik kýrmýzý ýþýklar ve ardýndan 10 saniyelik yeþil ýþýklar sürücüleri her yönden olumsuz etkiliyor. Bazý sürücüler bu uzun bekleyiþin ardýndan büyük bir hýzla harekete geçerken, bazýlarý da bu uzun bekleme süresine yakalanmamak için oldukça hýzlý kavþaða girerek, bazen de o sürate raðmen yetiþemeyerek, çok kötü sonuçlarý olan kazalara neden olabiliyor. Bu konuya ilgililer yýllardýr kulak asmadýklarý için, çaresiz olduðunu düþündüðüm sinyalizasyon probleminin bu tip kazalara yol açmamasý yine biz sürücülerin elinde görülüyor.

Aslýna bakarsanýz hiçbir þeyi mazeret görmeksizin, hepimizin çocuklarý için lütfen, çok daha dikkatli olalým. Baþta da söylediðim gibi tatsýz bir kaza yaþadýðýmýzda ne çocuðun, ne yol þartlarýnýn ne de bizim suçumuz olmasý, hiçbir þeyi geri getirmeyecektir. Biraz deðil çok Dikkat !